İstanbul Taksim’de Perşembe gününden bu yana yaşananlar tüm yurtta olduğu gibi Afyonkarahisarda da 5 bin kişinin katıldığı eylemle protesto edildi.

Cumartesi günü, yaklaşık 4 bin kişi Anıtpark’ta toplanmaya başladı.

İstiklal Marşı okundu.10. Yıl Marşı söylendi.

Atılan sloganlar dikkat çekiyordu;

Eski Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’e atıfta bulunulup ‘Tayyip sonun Mübarek olsun’

Gün Gelecek/Devran Dönecek/AKP Halka hesap verecek.

Her yer Taksim/Her yer direniş.

Direne/direne kazanacağız.

Afyon sizinle gurur duyuyor.

Ne ABD/Ne AB Tam Bağımsız Türkiye.

Sonra alana 35 genç ile Cuma gecesi gözlem altına alınan Yalçın Görgöz geldi.

Görgöz gruba hitaben bir konuşma yaptı. Bizim mücadelemiz demokrasi ve özgürlük mücadelesidir. Halkın iktidarı kuruluna kadar bu mücadelemiz sürecektir. Ne ezilen ne ezen. İnsanca hakça bir düzen’ diyordu Yalçın Görgöz.

Konuşmalardan sonra grup topluca yürüyüşe başladı.

Caddelerde sokaklarda insanlar büyük bir destek veriyordu.

Kadınlar evlerinin balkonlarından sallanıyor grubu alkışlıyordu. Kafelerde oturan gençler ayağa kalkıp alkışla destek veriyordu.

İşyeri sahipleri imrenerek bakıyordu.

Yani bu eyleme Afyonlu sahip çıktığını görüyordum.

1 Mayıs ve 19 Mayıslarda 500-600 kişinin katıldığı günlerden 5 bin kişin katıldığı günlere gelinmişti.

Bu halk ve hakkın zaferiydi aslında.

24 Ocak 1993 de Rahmetli Gazeteci Uğur Mumcu adına yapılan yürüyüş 10 bine yakındı.

Yıllar sonra ilk kez toplumsal refleks vardı alanda.

CHP dışında, TGB, Emek Partisi, KESK ve bazı MHP’liler vardı alanda.

Dahası Milli Görüşçü bir vatandaş, ’Bunlarda iyice azıttı arkadaş. Bir ders almaları lazım. O yüzden buradayım’ diyerek alana gelmişti.

Bu arada Afyon ve ülke geneline böylesi eylemler olurken basın sınıfta kaldı.

Halk TV dışında diğer kanallar olayı görmezlikten geldi.

Kanallar canlı yayın yerine yemek tarifi kıl tüy konularla zamana oynadılar.

Bu eylemde Facebook ve Twitter katkısı çok büyük. Fakat cumartesi 14.00’den itibaren sosyal medyaya sınırlama getirilerek iletişim önü tıkandı.

Peki, bu halk neden ‘Yetti Gari’ diyerek alanlara çıktı?

Osmanlı döneminde su dağıtımının yeri olmasından dolayı Taksim adı verilen alandaki Topçu Kışlaşı 31 Mart 1909 ayaklanmasının sembol yeridir.

Taksim gezi parkında ağaçların kesilmesi ve AVM inşa edilmesi çalışmaları fitili ateşledi.

Ben yaptım oldu. Düşüncesine vurulan bir damgadır son yaşananlar.

Demokrasi ve cumhuriyette tek bir kişinin hakkına dahi saygı göstermenin önemine vurgu yapıyordu son yaşananlar.

Kendi yaşam tarzını topluma dayatmanın ne kadar yanlış olduğunu gösteriyordu son yaşananlar.

Dış politikada özellikle Suriye’de yanlışa tepkiydi yaşananlar.

Cumhuriyete saldırılara tavır koymaktı bu yaşananlar.

Demokrasiye bayrağa Türkiye Cumhuriyetine kenetlenmekti bu yaşananlar.

Yolsuzluklara, Yoksulluğa ve Yasaklara karşı dikilmekti bu yaşananlar.

Her şeyi göze yüreklice alanlara çıkanlara selam olsun.

İnşallah bu kez artık birileri ders alır. Bu sese kulak verir.