Gün FM’de yayınlanan Basın Odası programında Azerbaycan’ın işgal altındaki topraklarını geri almaya yönelik yaptığı operasyon konusu değerlendirildi. Gazeteci İsmail Akar’ın hazırlayıp sunduğu Basın Odası programına Gazeteciler Ahmet Tunca, Polat Yılmaz ve Ertuğrul Sevim yorumlarıyla katıldılar. “Azerbaycan haklı davasında Ermenistan’a hak ettiği tokadı vuracak” diyen Gazeteci İsmail Akar, “Aslında çok uzun süredir Ortadoğu coğrafyası; ABD, Rusya […]
Gün FM’de yayınlanan Basın Odası programında Azerbaycan’ın işgal altındaki topraklarını geri almaya yönelik yaptığı operasyon konusu değerlendirildi.
Gazeteci İsmail Akar’ın hazırlayıp sunduğu Basın Odası programına Gazeteciler Ahmet Tunca, Polat Yılmaz ve Ertuğrul Sevim yorumlarıyla katıldılar.
“Azerbaycan haklı davasında Ermenistan’a hak ettiği tokadı vuracak” diyen Gazeteci İsmail Akar, “Aslında çok uzun süredir Ortadoğu coğrafyası; ABD, Rusya ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere emperyalist ülkelerin hem yer altı ve yer üstü kaynaklarının paylaşımı hem de enerji dağıtım koridorlarının denetimi açısından bir çatışma noktası olmaya devam ediyor. Suriye, Libya ve Lübnan üzerinden yürütülen gerilim ve tartışmalarını hatırlıyoruz.
En son Doğu Akdeniz gerilimi de bölgede doğal gaz, petrol gibi yer altı kaynakları üzerinden güç sahibi olma mücadelesinin parçası. Ve son gelişmelerde gösteriyor ki Azerbaycan ordusu Ermenistan ordusundan 4 kat daha güçlü. Ekonomisi daha iyi Türkiye kardeş can Azerbaycan’ın sonuna kadar arkasında duruyor” şeklinde konuştu.
“Ermenilerin yıllardır yaptığı zulümler bitmedi”
Azerbaycan’la iki devlet tek millet olduğumuzu kaydeden Gazeteci Ahmet Tunca, “Azerbaycan bizim için canımız kadar kıymetli. Azerbaycanla dilimiz, örfümüz, her şeyimiz birdir. Azerbaycan gelişme yolunda süratli adımlar atıyor. Önünü kesmek isteyen Ermenistan 1992 yılında Azerbaycan’ın toprakları olan Karabağ bölgesini işgal etti ve 600’ün üzerinde Türk ve Müslüman insanımızı katletti. Dünya İnsan Hakları Cemiyeti bunun bir soykırım olduğunu kabul etti. Ama Avrupa kabul etmedi. 30 yıla yakın süredir Azerbaycan’ın toprakları işgal altında. Orada bulunan halk sürgün edildi, mallarına el konuldu. Ermenilerin yıllardır yaptığı zulümler bitmedi. Azerbaycanlı kardeşlerimizin son olaylarda başarılı olduğunu görüyoruz. İnşallah topraklarını geri alacaklar. Türkiye olarak Azerbaycan’ın daima yanındayız” diye değerlendirmede bulundu.
“Sorun Türklerin biraraya getirilmeme çabasıdır”
Azerbaycan-Ermenistan arasında şu anda olup bitenlerin o bölgeyle sınırlandırılamayacağını belirten Gazeteci Polat Yılmaz, “Sorun Türklük dünyasıdır. Sorun Türklerin biraraya getirilmeme çabasıdır. O bölgenin haritasına bakarsanız Ermenistan topraklarının dar bir koridorda uzatıldığını görürsünüz. O koridor Azerbaycan ile Nahçıvan arasına adeta bir hançer gibi saplanmıştır. Bu koridor Türkiye’nin Türki Cumhuriyetlerle olan karasal bağlantısını kesmek üzere hazırlanmıştır. Karabağ bu koridoru genişletmek üzere işgal edilmiştir. BM, Ermenistan’ın işgalci olduğuna dair aldığı kararlar var. Kimse bunu söylemiyor. Ateşkes sağlansın, barış olsun diyor. Bizim yüzümüzü o bölgeye dönmemiz lazım. Uzun süredir ihmal edildi” diye konuştu.
“Olaylar 1992’deki gibi değil”
Olayların tarihsel gelişimi olduğunu belirten Gazeteci Ertuğrul Sevim, “Türk dünyası ile bağlantımızın kesilmesi için Ermenistan diye buraya uydu bir devlet yerleştirildi. SSCB dağılırken Azerbaycan’a ait Karabağ bölgesini Ermenistan Rus ordusunun da desteğiyle işgal etti. Bu bölgede ciddi bir Türk nüfusu vardı. Olaylar 1992’deki gibi değil. Bizim lehimize değişmiş durumda. Ermenistan o günkü durumunda kaldı. Azerbaycan ve Türkiye ise oldukça ilerledi. Özellikle savunma sanayinde iyi durumdayız. Ermenistan Temmuz ayında AB’yi yanına çekebileceği düşüncesiyle Azerbaycan’a saldırdı. Alçakça saldırılarını sürdürdüler. Azerbaycan 16 yıldır Dış İşleri Bakanlığını yapan kişiyi geçtiğimiz günlerde değiştirdi ve şu anda bir toparlanmaya geçti” şeklinde konuştu.