Geçen hafta oldukça yoğun ve tempolu geçti. Perşembe günü Cumhuriyet Meydanında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun mitingini izledik. Yeterince tanıtım yoktu. Organlar arasındaki devam eden uyumsuzluk alana da yansıdı. Cumhuriyet Meydanında beklenen ve istenen kalabalık yoktu. Kılıçdaroğlu alandaki soğukluğu fark etti. Afyonluları selamlamadan hemen “Yolsuzluğu kaldıracağız” diye başladığı konuşmasında vaatlerini sıraladı. Ve Uşak mitingi için […]
Geçen hafta oldukça yoğun ve tempolu geçti. Perşembe günü Cumhuriyet Meydanında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun mitingini izledik. Yeterince tanıtım yoktu. Organlar arasındaki devam eden uyumsuzluk alana da yansıdı. Cumhuriyet Meydanında beklenen ve istenen kalabalık yoktu.
Kılıçdaroğlu alandaki soğukluğu fark etti. Afyonluları selamlamadan hemen “Yolsuzluğu kaldıracağız” diye başladığı konuşmasında vaatlerini sıraladı.
Ve Uşak mitingi için ayrıldı.
CHP’DE ÖN SEÇİM SAFLARI İYİCE GERDİ
CHP Afyon örgütü bu zihniyetle devam ederse seçimde hüsrana uğrar.
İl Başkanlığı ayrı bir telden çalıyor. Merkez İlçe her zamanki gibi bir bilen tek bileni oynamaya devam ediyor. Vekil adayları arasında uyum yok… Seçim çalışmaları adına sahada Burcu Kayıkçı, Mehmet Ecer ve Yalçın Görgöz var. Hatırlarsanız 11 kişi kendisine vekilliği layık görmüştü CHP’de. Nerede diğer aday ve aday adayları?
Gruplar ve küskünlerin yoğun olduğu CHP’de bu ön seçim safları iyice gerdi.
Herkes kendini komutan görünce alanda mücadele edecek asker olmuyor.
Ben değil parti elzemdir diyerek CHP’liler çalışması lazım. Biliniz ki başarısızlıktan ikbal beklemek aciz insanların işidir.
EMEKÇİLER ALANLARDA HAKLARINI HAYKIRDI
Cuma günü 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü adına yine alanlara çıktık. Bu kez dayanışma gerçekleşmiş ayrı ayrı kutlamalar yerine tek bir platformda kutlamalarda olmuştu.
Sendika temsilcileri günün anlam ve önemini anlatan konuşmalar yaptılar. Afyon’da ilk kez böylesine kalabalık ve görkemli 1 Mayıs kutlaması olması gelecek adına umut verici oldu.
Emekçiler alanlarda haklarını haykırdı. Emek sermaye çelişkisinin en üst seviyede olduğu günümüzde, adil gelir paylaşımı arasında uçurumun her yıl artması, iş ve çalışma güvencesinin hasır altı edilmesi hak emek mücadelesini anlamlı kılıyor.. Unutmayalım ki emek en yüce değerdir.
100’E YAKIN GAZETECİ TUTUKLU
Cumartesi Basın Odasında gazeteci dostlarım Ahmet Tunca, Polat Yılmaz ve Ertuğrul Sevim ile ülke ve ilin gündemini yorumladık. Ortak buluştuğumuz nokta emeğe değer verilmesi yanı sıra 1 Mayıs günlerinde sadece kamuda değil özel sektörde de kol ve beyin emekçilerine tatil edilmesiydi.
Pazar günü Dünya Basın Özgürlüğü Günü kutlandı. 180 ülke arasında basın özgürlüğünde 149. sırada olan ülkemizde 100’e yakın gazeteci tutuklu. Yüzlerce gazeteci hakkında yargılamalar devam ediyor. Halkın gözü kulağı, sesi olmak adına çırpınan haberciler işsiz. İşi olanlar maaşlarını alamıyor. Veya gecikmeli alıyor. İş ve sosyal güvencesi hak getire..
Böylesi bir tabloya bakınca, basın bir ülkenin aynasıdır gerçeğini anlıyoruz.
Demokrasi ve özgürlüklerin yok edildiği ülkede basın özgürlüğünden bahsetmek ve kutlamalar yapmak aynen emeğin yok sayıldığı yerde emek bayramı kutlamak kadar çelişkilidir.
Bu çelişkileri çözmenin tek yolu vardır. Demokrasi ve özgürlüktür. Bunu sözde değil özde yaşamak ve yaşatmaktır.
Mutlu ve aydınlık yarınlara…