Gün FM’de yayınlanan Basın Odası programında korona virüse karşı geliştirilen aşı değerlendirildi.
Gazeteci İsmail Akar’ın stüdyoda hazır bulunduğu programa Gazeteciler Ahmet Tunca, Polat Yılmaz ve Ertuğrul Sevim telekonferans yöntemiyle katıldı.

“28 gün ara ile iki doz olarak yapılacak”
Çin’den ilk aşıların ülkemize ulaştığını söyleyen Gazeteci İsmail Akar, “Sağlık Bakanlığınca aşının 28 gün ara ile iki doz olarak yapılacağı açıklandı. Çin’den ilk etapta 3 milyon doz aşı geldi.İlk aşamada sağlık çalışanları, 65 yaş üstü vatandaşlar ile yaşlı, engelli, koruma evlerinde kalanlar gibi toplu ve kalabalık yerlerde yaşayan yetişkinler aşılanacağı açıklandı. İkinci aşamada ise toplumun işleyişi için gerekli sektörlerde ve yüksek riskli ortamlarda bulunan ve kritik işlerde çalışan kişiler ile 50 yaş ve üzeri en az bir kronik hastalığı bulunan kişiler aşılanacak. Üçüncü aşama, 50 yaş altı en az bir kronik hastalığı bulunan vatandaşları, genç yetişkinleri, ilk iki grupta yer almayan sektör ve mesleklerde çalışanları kapsıyor. Dördüncü ve son aşamada ise ilk üç grubun dışında kalan tüm bireyler aşılanacak. Keşke aşı ülkemizde üretilmiş olsaydı. Bu konuda ülkemizde çalışan bilim insanları var. Umarım başarılı neticeler alınır” şeklinde konuştu.

“Aşı olacağım”
Aşı olacağını söyleyen Gazeteci Ahmet Tunca, “Bunu ne zamandır sabırsızlıkla bekliyorum. Bize ilk etapta Çin’den aşılar geldi. Almanya’da ise Türk bilim adamlarının buldukları başka bir aşı daha var. Yine Rusya’da da korona virüse karşı bir aşı geliştirdi. Ülkemizde Kayseri’de bir bilim insanının ürettiği aşı olduğu haberlere yansıdı. Bu son derece sevindirici bir gelişme. Bazıları aşı olmayacaklarını söylüyorlar. Bu düşünce doğru değil. Kendimizi hurafelerden ziyade bilime teslim edelim. Aşıyla ilgili televizyonda bilen de bilmeyen de konuşuyor. Bu da kamuoyunda kafa karışıklığı oluşturuyor. Virüslerle ilgili daha önce çekilen çeşitli bilim kurgu filmleri de yine insanların zihinlerini karıştırıyor. Bunlara takılmayalım ve aşı olalım” diye değerlendirmede bulundu.

“Aşı olmamak hepimizi risk altına sokmak demektir”
Kasım ayında korona virüse karşı aşının bulunduğu duyulunca tüm dünyanın mutlu olduğunu anımsatan Gazeteci Polat Yılmaz, “Almanya’da Türk bilim insanlarının buldukları aşı bizleri ayrıca mutlu etti. Korona virüse karşı aşılanmaktan başka çare yok. Bize ilk etapta Çin’den aşılar ulaştı. Süreç içerisinde aşı üretimine katılacak başka firmalar da olacaktır. Bunların arasında ülkemizden de firmalar yer alacaktır. Bahara doğru aşının bollaşacağını düşünüyorum. Aşı karşıtları çeşitli gerekçelerle aşıyı eleştiriyorlar. Bu doğru değil. Aşı olmamak hepimizi risk altına sokmak demektir. Toplum sağlığını düşünmek lazım. Dini nedenlerle aşı olmayacağını söyleyenlere Diyanet devreye girebilir.Bazı radikal kişilerde aşıya karşı onları toplumsal sorumluluğa davet ediyorum.” şeklinde konuştu.

“Aşı olmak medeni olmanın gereğidir”
Virüsün daha fazla kişiye yayılmaması için mutlaka aşı olunması gerektiğini söyleyen gazeteci Ertuğrul Sevim, “Bu salgına karşı elimizde aşıdan başka silah yok. Korona virüs insanlık için büyük bir tehdit. Toplumun sağduyulu ve bilinçli düşünmesi lazım. Ülkemizde aşı olmayacağını söyleyenler batı ülkelerine göre daha az sayıda. Bu sevindirici bir durum.Mesela Hollanda da aşı olanlara veya aşı olmaya ikna edenlere maddi destek veriliyor. Ben aşı olmayacağını söyleyenlerin de aşı olacaklarını ama bunu çeşitli nedenlerle saklayacaklarını düşünüyorum. Bana göre aşı olmak medeni olmanın gereğidir. Aşıya ulaşma konusunda dünyada sıkıntılar sürüyor. Zaman içinde bu durumun da düzeleceğini düşünüyorum. Rusya ile güzel gelişmeler var” diye konuştu.

Basın Odası 23.yılında 897’nci kez yayınlandı

Basın Odası programı 23.yılında 897’nci kez dinleyicileriyle buluştu. Tüm yorumcular Basın Odası’nın istikrarlı bir şekilde yayın yolculuğunu sürdürdüğünü kaydederek daha nice yıllar programın sürmesi temennisinde bulundular.
Programın son bölümünde korona virüs sürecinde esnafa açıklanan destek paketinin detayları dinleyicilerle paylaşıldı.