Gün FM’de yayınlanan Basın Odası’nda Mısri Mahallesindeki kentsel dönüşüm konusu ele alındı.
“Mısri Mahallesi’ndeki kentsel dönüşüm konusu makul bir seviyeye geldi”
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un ilimize geldiğini anımsatan Gazeteci İsmail Akar, “Bakan Kurum Atatürk Kongre Merkezi’nde Mısri Cami ve çevresinde uygulanması planlanan kentsel dönüşüm projesi ile ilgili istişare toplantısına katıldı. Bakan Kurum burada yaptığı açıklamada, ‘devlet bu proje için 150-160 milyonluk destek sağlıyor. Bu bir fırsattır. Ama mağduriyet istemeyiz. Ama mağduriyet istemeyiz. Vatandaşa rağmen bir şey yapmayız. Haziran sonuna kadar karar verin. İstemezseniz bu imarı onaylar biz çekiliriz’ şeklinde konuştu. Daha önce Belediye Başkanı Mehmet Zeybek de benzer bir açıklama yapmış ve vatandaş istemezse yapmayız demişti. Bana göre Mısri Mahallesi’ndeki kentsel dönüşüm konusu makul bir seviyeye geldi” dedi.
“Devlet bu işte pazarlık eden taraf değildir”
İlimizin deprem kuşağında bir il olduğuna değinen Gazeteci Polat Yılmaz, “Maalesef ilimizde de diğer illerde olduğu gibi depreme dayanıksız binalar var. Dolayısıyla bu binaların kentsel dönüşüme ihtiyacı vardır. Sayın Bakan’ın kentsel dönüşümü istemezseniz, çekiliriz açıklaması bana göre talihsiz bir açıklama. Devlet bu işte pazarlık eden taraf değildir. Devlet vatandaşa öncülük eder, hakkını, hukukunu korur. Deprem olmadan bir konutu dönüştürmek deprem olduktan sonra dönüştürmekten daha az maliyetli. Sanırım yedi kat daha maliyetli oluyor. Devletin kentsel dönüşüm sürecini istemezseniz yapmayız noktasına çekmesi doğru değildir” şeklinde değerlendirmede bulundu.
“İktidar muhalefetin kendisine giydirdiği deli gömleğini giymiş vaziyette”
Afyonkarahisar’ın eski ve imarı sıkıntılı bir şehir olduğunu belirten Gazeteci Ertuğrul Sevim, “İlimizin bazı bölgelerinin acilen kentsel dönüşüme ihtiyacı var. Hem geçmiş dönemde hem de mevcut dönemde bu gerçekleşemedi. Belediye Başkanı ve Bakan Kurum’un istenmezseniz çekiliriz açıklamaları bana göre de doğru değil. Türkiye’de iktidar muhalefetin kendisine giydirdiği deli gömleğini giymiş vaziyette. Bu iktidarı doğru bir yere götürmüyor. Eskiden iktidar icraatlarıyla övülüyordu. Şimdi ise icraatlarıyla eleştirilir duruma getirildi. Muhalefet bunu iyi başardı. İktidar hiçbir şey yapmazsam, hata yapmam paranoyası içinde. Başlamadan kentsel dönüşüm rantsal dönüşümdür algısı oluştu. Bu tutum doğru değil. İktidar icraatlarına devam etmelidir” diye konuştu.
“Vatandaş mağdur edilmeden yapılmalı”
Milletin hükümetin yatırımlarına devam etmesini istediğini söyleyen Gazeteci Ahmet Tunca, “Ama bunların hesabının da yine millete verilmesi gerekir. Birçok önemli yatırım ticari sır adı altında vatandaşa anlatılmıyor. Sorun buradan başlıyor. Demokrasinin en önemli özelliği hesap verilebilirlik özelliğidir. Demokratik ülkeler denetime açıktır. Son yıllarda yapılan yanlış uygulamalar vatandaşı rahatsız ediyor. Sayıştay raporları saklanıyor. Yoksa aklı başında hiç kimse neden bu hizmeti yapıyorsunuz diye sormaz. Sonuç olarak devlet vatandaşın yararına olduğu tüm hizmetlere devam etmeli. Kentsel dönüşümde yararlı bir hizmet. Vatandaş mağdur edilmeden yapılmalı” şeklinde konuştu.