Ocak 2025’ten bu yana Amerika Birleşik Devletleri’nin 47. Başkanı Donald John Trump’ın yaptığı uluslararası saygısızlığı duydunuz, dinlediniz ya da televizyonlarda seyrettiniz.

Beğen ya da beğenme…

2019’dan beri devlet başkanı olarak görev yapan Volodimir Oleksandroviç Zelenski, halkının oyları ile seçilmiş Ukrayna’nın devlet başkanı.

Devletler umumi hukuk ve üst düzey yöneticilerinin birbirlerine gidip gelmeleri belli kurallar içinde yapılır.

Zelenski, üç yıldır devam edegelen bir savaşın içine girdi ve ne Rusya ne de Ukrayna sahadan bir yol bulup çıkamıyorlar.

Zelenski’yi bu işte yıllardır Avrupa ülkeleri ve başta ABD destekledi. Para verdiler uçak, top, tüfek verdiler. Kısaca ABD 300 milyar dolar dolayında silah ve para yardımı yaptı.

Kısaca Amerikalı silah tüccarları yılda bir mutlaka iki ülke arasında çatışma çıkartırlar arkasından milyarlarca dolarlık silah satarak keselerini doldururlar.

Zelenski yıllardır savaşın içinde.

Gücü kuvveti kalmamış, dizinde derman hazinesinde para kalmamış.

Anlaşmak istiyorlar ama Trump ‘Şartları ben belirleyeceğim’ diye tutturuyor. ‘Yeraltı zenginliklerini bana vereceksin, ben işleteceğim’ diyor.

‘Altın, petrol, doğalgaz, uranyum neyin var neyin yoksa bana vereceksin.’

Hayır cevabına alışık olmayan Trump Zelenski’yi Beyaz Saraydan kovuyor. Bir tür skandal sayılan olaylar dünyada devletler arasında çok az olur.

Şimdi ABD’nin başına nasıl bir birini getirip oturttuklarını anlayın.

Bundan böyle parasal borcu olandan toprak istemek herhalde alışkanlık halini alacak.

Ve bu tür idarecilere dur diyecek kimse kalmadı.

Kimse kimseyi takmıyor.

Utanma arlanma, devlet ciddiyeti diye bir şey bırakmadılar.

Geçen dönemde Cumhurbaşkanımız Tayyip Bey’e yazdığı mektubu unutmadık.

Trump, Kanada’yı, Grönland’ı, Panama Kanalı’nı istiyor.

Daha neler olacak göreceğiz…