passo
‘Türk Kızı Yakut’ Serpil Barlas

‘Türk Kızı Yakut’ Serpil Barlas

Mesele, ‘kuşak meselesi’ mi bilmiyorum ama her ölüm, her veda belli bir yaş üstünü sanki aynı noktalarda buluşturuyor. Ne yazık ki birinin vefat haberini alıyoruz ve hemen zihnimiz belli bir döneme ışınlanıyor adeta. Işınlandığımız yerde de, çoğunu siyah-beyaz ya da renkli yayına adımlarını henüz atmış TRT televizyonu sayesinde tanıdığımız, sevdiğimiz, zihnimizin ya da gönlümüzün bir […]

Mesele, ‘kuşak meselesi’ mi bilmiyorum ama her ölüm, her veda belli bir yaş üstünü sanki aynı noktalarda buluşturuyor. Ne yazık ki birinin vefat haberini alıyoruz ve hemen zihnimiz belli bir döneme ışınlanıyor adeta. Işınlandığımız yerde de, çoğunu siyah-beyaz ya da renkli yayına adımlarını henüz atmış TRT televizyonu sayesinde tanıdığımız, sevdiğimiz, zihnimizin ya da gönlümüzün bir yerine not ettiğimiz kişiler var. Şarkıcı, dizi oyuncusu, spiker, seslendirme sanatçısı; fark etmiyor. Meslek tanımı ne olursa olsun, topluluktaki yerini almışlar, hâtırasını bırakmışlar.

Ve ilginç olan şu; sanki biz bu vesileyle oluşmuş büyük bir ailenin parçasıydık, sonrasında yollarımız ayrı düştü ve günün birinde duyduğumuz bir acı haberle birlikte hem o kişiyi, hem de dönemi ve eski günleri tekrar tekrar anıyoruz.

Serpil Barlas’ın vefatını duyduğum anda aklımdan bir anda bunlar geçti. Kuşkusuz bu ruh durumunun ardında galiba artık çok uzakta seyreden bir geçmişin tortusu var. Bir de gerçekten 70’lerin, 80’lerin, hatta 90’ların bereketli üretim ilişkileri içinde doğmuş sanatsal hamlelerin izdüşümü.

Serpil Barlas, 70’li yılların yerli pop müzik ortamında yeşeren isimlerden biriydi. 1953 yılında İstanbul’da dünyaya gelmişti. Annesi Türk Sanat Müziği icracılarından Aysel İpar’dı. Çocukken tiyatro oyunlarında boy gösteren Barlas, daha sonra müziği seçti ve Nilüfer’in birinci olduğu, Açıkhava Tiyatrosu’nda düzenlenen ‘Altın Ses Yarışması’nda ikinci seçildi. Yarışma sonrası Erdal Gürel Orkestrası’na katıldı ve burada profesyonel hayata atılarak şarkı söylemeye başladı. Gürel’le evlenen Barlas’ın rotası artık yurtdışıydı ve İran, Lübnan, ABD gibi ülkelerde gece kulüplerinde sahne alırken ‘Türk Kızı Yakut’ ismini kullandı. Erdal Gürel daha önceleri Ergüder Yoldaş’la Halikarnas Yedilisi’nde birlikte çalışmıştı, aralarına Serpil Barlas’ı alıp üçlü halinde sahneye çıkıyorlardı artık.

Peşi sıra Güler’le hayat yolları ayrıldı Barlas’ın. Serüvenini tek başına sürdürmeye başladı. 1976’da Hangisi / İlk ve Son adlı 45’liğini yayımladı. 1977’de Oldu Olanlar (Dibi Dibi Da) / Yandım Aşkınla Ben, Biricik Sevgilim / Ne Olur Ne Olmaz, ‘Dert Etmem Kendime / İlk Sevgilimdi O gibi 45’lik plaklarıyla döneminin ünlü pop yıldızları arasındaki yerini aldı. 1978’de, Eurovision Türkiye Elemeleri’nde ‘Yaşamana Bak’ parçasını ‘İkinci Baskı’ grubuyla birlikte seslendirdi.

Aynı yıl Amerikalı bir uçak mühendisiyle evlenip ‘Yeni Dünya’ya yerleşen Barlas, yaklaşık 15 yıl ABD’de kaldı. 1993’te boşandı, akabinde Türkiye’ye geri döndü ve AIDS’le mücadele kampanyalarında çalıştı. Özel bir televizyon kanalında televizyon programı yaptı. En son müzisyen Uğur Dikmen’le evlendi. Sanatçı iki de sinema filminde rol aldı.

En son albümü Efkârım Tarumar’ı 1998 yılında yayımladı.

Vefatından kısa bir süre önce yeni bir single hazırlığı içindeydi. Ancak tamamlamak kısmet olmadı.

Bir dönemin hayatımızdaki renklerinden biriydi Serpil Barlas. İzlerini bırakıp gitti, tüm sevenlerinin ve hatırlayanlarının başı sağ olsun diyoruz.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Yorumlara Kapalıdır